Anasayfa Yazarlar Kitap Kategorileri Hakkımızda İletişim  

Tarihi Roman
Mehmet Ballı
ISBN: 978-605-73392-5-6
Halk Edebiyatı Dergisi Yayınları
128 Sahife
2024 | İstanbul

CENGİZ HAN
Tarihe Damga Vuran Liderler -1-
Mehmet Ballı, 'Tarihe Damga Vuran Liderler' başlığı altında yeni bir Tarihi Roman serisine başlamakta. Özellikle Orta öğretime yönelik olan bu çalışma ile gençlerin tarihi olayları muhayyilelerinde daha kolay canlandırarak, tarih derslerine yardımcı olacağı düşünülmekte.
Tarihimizi, taraf olduğumuz görüş doğrultusunda değil, en doğru haliyle görebilmek ve tarihimize bir bütün olarak sahip çıkabilmek gerekir ki o zaman bir devlet var olabilsin, birlik ve beraberliğin olduğu bir millet olarak ayakta kalabilsin...
Tarihe damga vuran Cengiz Han’ı kimi övüyor, kimi ise yeriyor! Peki, doğrusu ne? Sizler için Tarihi metodolojik olarak araştırarak tarihi roman tekniğinde yazdık…
Teoman Han, Mete Han, Attila Han, Oğuz Kağan, Bilge Kağan, gibi büyük komutanlar, nasıl Orta Asya’daki Moğol ve diğer kavimleri tek sancak altında birleştirerek devlet kurmuşlarsa, Cengiz Han’da Moğol ve Türk kavimlerini tek sancak altında birleştirerek onlara liderlik etmiş olan büyük bir komutandı.
Timuçin olarak çocukluğunda ve gençliğinde verdiği inanılmaz mücadeleleri, Cengiz Han olduktan sonra da ordusunda askeri ve devletinde siyasi olarak kazandığı başarısıyla, XIII. yüzyılda Orta Asya’ya damga vurmuş efsanevi bir hükümdar olup Adriyatik’ten Karadeniz’e kadar… dünyanın en geniş siyasi sınırlarına ulaşmış imparatorluğunu kurarak, ‘Cengiz Han Yasanamesi’yle yenilmeyen kudretli bir hükümdar olarak adını dünya tarihine altın harflerle yazdırmıştı.
Biyografi tadında ilerleyen bu tarihi romanımız Türk Edebiyatı’na hayırlı uğurlu olsun…

     

Çocuk Öyküsü
Mehmet Ballı
ISBN: 978-605-73392-4-9
Halk Edebiyatı Dergisi Yayınları
64 Sahife
2024 | İstanbul

GIDIKLA BIDIK
'Hayatı Kucaklayan Çocuk Öyküleri-1-
Mehmet Ballı'nın yerli ve sade üslubuyla tanınan kaleminden, 'Hayatı Kucaklayan Çocuk Öyküleri' serisinin ilki olan 'GIDIKLA BIDIK' okuyucusuyla buluştu.
Bu kitapta köyden şehre getirilen bir yavru kedinin maceralı öyküsü anlatılmakta.
İlkokul ikinci sınıftan itibaren çocukların severek okuyacağı, gerçek hayattan esinlenerek kaleme alınmış olan bir öykü olan Gıdıkla Bıdık; çocuklara hayvan sevgisini aşılayarak, hayvanlara nasıl davranılması gerektiğini, köy hayatını, köy ile şehir hayatı arasındaki farkı göstererek anlatmakta. Bu nitelikli çalışma Türk Edebiyatı'na hayırlı ve uğurlu olsun...

 

     

Kitap Adı: BARDIZ Kara Düşen Gözyaşları
Yazarı:         Mehmet Ballı
Yayınevi:   Halk Edebiyatı Dergisi Yayınları
İSBN:            9786057339201
Yayın Tarihi:       07.06.2022
Dil:                         TÜRKÇE
Sayfa Sayısı:       400
Cilt Tipi:                Karton Kapak
Kağıt Cinsi:          Kitap Kağıdı
Boyut:                  13.5 x 21 cm

BARDIZ Kara Düşen Gözyaşları

Tarihi Roman
Mehmet Ballı
HALK EDEBİYATI DERGİSİ YAYINLARI

Sarıkamış'ın İlk Tarihi Romanı Mehmet Ballı'nın Kaleminden...

‘Obsidiyen bakırlı tepeler, kışın kristal kale, hayal şatoları, Çerkez, Oğuz ve Hazar göçmenleriyle, Roma ipek yolu, çağın metropoliten şehri, yaz gelince şakıyan bülbülleriyle Babil gibi bal kulesi…’ Bardız bir zamanlar buradaydı…
General Kheir Sophos’tan Alman General Bronsart’a ve Enver Paşa’ya kadar, birçok kumandan askeriyle ve dahi Rus Yazar Puşkin notlar alarak gelip geçmişti bu kadim topraklardan…
Ruslar 1877’de işgal ettikleri bu topraklardan tam 37 sene çıkmayarak Sarıkamış’ta Çariçeleri Katharina aşkına av köşkü bile yaptırmışlardı…
Ruslardan cesaret alan bölgedeki Ermeni çeteler, Türk köylerine baskınlar yaparak, her defasında kadın ve çocukları kayalıklardan aşağı savurarak ‘En ileri kim atacak!’ naralarıyla körpe bedenler üzerinde yarışmışlardı…
Bardız’daki bu katliamlara bileğiyle Molla Mehmed, sazıyla Âşık Nihani ve yüreğiyle Rabia Kadının karşı koyarak verdikleri mücadelenin dramatik öyküleri…
Yüreğinizi burkacak olan bu kitapta; sadece 11 gün gibi çok kısa süren ancak dünyanın en çok zayiat verilen harplerinden biri olan Sarıkamış Harekâtı’nda, on binlerce neferin amansız dağların zemherisinde kara düşen gözyaşlarını tüm yönleriyle ilk defa bir tarihi roman dilinde okuyacaksınız…


Yayın Tarihi
ISBN 9786058250475
Baskı Sayısı 1. Baskı
Dil TÜRKÇE
Sayfa Sayısı 128
Cilt Tipi Karton Kapak
Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı
Boyut 13.5 x 21 cm

 

RABARBA

Küçürek Hikayeler
Mehmet Ballı
HALK EDEBİYATI DERGİSİ YAYINLARI

Mehmet Ballı’nın Kaleminden Edebiyatın En Yenisi; Küçürek Hikayeler…

Bu kitabın arka kapağında yer alan görselde, tıpkı bir heykeltıraşın yonttuğu heykelin evreleri gibi; Edebiyat’ ta da düz bir yazının merhalelerden geçerek edebi bir kıvama gelmesiyle oluşan Küçürek Hikaye; en kısa cümleyle, yoğun duyguların arı-duru kelimelerle kurgusal bir derinlikte anlatılarak, okuyucunun zihninde birkaç ihtimal çıkartmasını sağlayan edebiyatın gürbüz çocuğudur.
“Çizmelerimi çıkartayım mı, ambulansın sedyesi kirlenmesin!..”
1970’lerden itibaren sinemanın hayatımıza girmesi ile kalemin yerini kamera; yazının yerini görsellik aldı. Edebiyat da bu minvalde postmodernizme girdi. Dolayısıyla yüzlerce sayfalık romanların yerini artık daha kısa hikâyeler almak zorunda kaldı.
İnsanoğlu bugün, hızlı yiyor, hızlı konuşuyor ve hızlı düşünüyor! Kentleşme olgusunda meydana gelen değişimlerin vurgulandığı bir süreçteyiz; hız ve haz/sızlık...
Biz de aynamızı sokağa tutarak, sosyal hayatın içinde cereyan eden olayları edebiyatın tezgâhında yeniden kurguladık.
‘RABARBA’ mana itibariyle ‘uğultu’ anlamına gelen, sanatsal bir derinliği olan ve edebiyatta senaryo yazarlarınca kullanılan özel bir kelimedir. Sessiz kalabalıklardaki her birinin uğultusunu ifade eden Rabarba isimli bu kitabımız; iki yüz elliden fazla küçürek hikayenin yer aldığı ve uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olup, Türk Edebiyatı adına ve okurlarımıza hayırla…

 

Yayın Tarihi
ISBN 9786055021337
Baskı Sayısı 1. Baskı
Dil TÜRKÇE
Sayfa Sayısı 144
Cilt Tipi Karton Kapak
Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı
Boyut 13.5 x 21 cm

 

KIRKİKİNDİ YAĞMURLARI
Naruralist Öyküler
Mehmet Ballı

2015 - İlk Baskı Arı Sanat Yayınevi

Mehmet Ballı’nın kaleminden severek okuyacağınız âsude bir hayatın öyküsü; 1555’de başlayıp 2090 yılına uzanan tarihi roman tadında, natüralist öyküler...
Bazen insanın içi içine yansır. Geçicidir aşk ama insanı yakar, kalıcı olan sevgidir ama sadıktır…  En sadık sevgilerden birisi hayvan sevgisidir. Bir köpeğe âşık olamazsınız ama sevebilirsiniz. Bazıları hayvandan öğrenirken sadakati, bazılarına nasip bile olmayan sevgi; insan, hayvan ve tabiatın ortak mayasıdır … üretilemeyen üç şey; toprak, su ve hava... Topraktan uzaklaşan insanlıktan da uzaklaşır!
İnsan içine düştüğü fereyanı, hayatın çirkinliklerinden, şehrin kalabalık ve yozlaşmışlığından bunaldığı zaman sürekli doğaya sığınır. Dertlerini doğanın kucağında uyutur. Çünkü doğa; sükûnet, huzur ve sağlıktır.
Fakat ‘doğa ile savaş halindeyiz! kazanırsak kaybedeceğiz…’ Bu dünyaya bir daha gelme ihtimali olmadığına göre; doğru ve doğal yaşam en iyi seçim…
Mehmet Ballı bu kitabında, dünün huzur dolu yaşam öykülerinden yola çıkarak, bugün doğayı nasıl hoyratça kullandığımızı gözler önüne serip gelecekteki korkulası yaşanacaklara dikkat çekiyor!
Başlıca Öyküler;
İnsani bir davranışla ders veren Boz Ayıöyküsü…
Hayvan sevgisini en iyi anlatan Duman’ın öyküsü
İstanbul'u susuzluktan kurtaran Serçeşmeöyküsü…
Şehirden köye sıçrayan bir efsane; Teke Tavşanıöyküsü
Aç kalma korkusu olmadan da yaşayabilmek Berceste öyküsü…
Asit yağmurlarına dikkat çeken Kırkikindi Yağmurları öyküsü…
Doğada, ilk çiçek açıp en son meyve veren Kızılcık ile Şeytan‘ınöyküsü…
İnsanoğlunun susuz yaşam profilinin kurgulandığı Gelecek de Gelecek
Kırkikindi Yağmurlarıkitabını okuduktan sonra içinizde; ‘Şehirden köye kaçma hissi’nin uyandığını fark edeceksiniz…

 

Yayın Tarihi
ISBN 5683576370
Baskı Sayısı 1. Baskı
Dil TÜRKÇE
Sayfa Sayısı 220
Cilt Tipi Karton Kapak
Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı
Boyut 13.5 x 21 cm

 

METAMORFOZ
Tarihi Roman

Mehmet Ballı
2013 - İlk Baskı Arı Sanat Yayınevi

'Bütün kentler ölümlüdür, İstanbul hariç!' diyen yazar;
İstanbul’un sosyo-ekonomik ve kültürel kesitini içeren bu çalışma ile yakın tarihimize ışık tutmakta.
Dolandırıcılığın filozofuğundan sufiliğe uzanan bir hayatı kaleme alan yazar, araştırmış olduğu tarihi bitpazarlarından başlayarak,'şehir ile insanın iç içe dönüşümünü' anlamakta olup Metamorfoz tarihi roman 3 bölümden oluşmakta:
Akıllara ziyan dolandırıcılık öyküler:
'Taşı toprağı altın' diye İstanbul'a gelerek işsiz güçsüz kalan saf insanların, ’yalanın endazesi’ni kullanarak nasıl dolandırıldıklarını yalnızca 'kriminal vakıalar' olarak yansıtmayıp 'meziyet ve maharetleri', kişilik özellikleri ve insani yönleriyle anlatıldığı ilk bölüm...
Tarihi Bitpazarları:
Romanın baş kahramanı Cabbar'ın hapishane yıllarında, hayatında geçen olayların ruh çizgisinde bıraktığı kalıcı tesirleri bilinçaltında sorgulayarak tövbe edip, ismini de Halo olarak değiştirerek rızkını artık bitpazarlarında aramaya başladığı ikinci bölüm...
Tasavvuf:
Topkapı Tarihi Bitpazarında tanıştığı velî bir kul sayesinde Cibalibaba Dergâhı’na intisap edip, orada öğrendiği tasavvufla sufiliğe adım atarak, Halo isminden de sıyrılıp, ‘sevdiğine kalbinden yürüyüp’ Hidayet şanıyla ömrünü kemale erdirdiği üçüncü bölüm...
Şehir ve insan... Yıllar yılı şehrin silüeti modern binalarla değişe dursun, değişmeyen tek şeyin aslında şehrin arka sokaklarındaki kesif yoksullukların ve çaresizliğin getirmiş olduğu yaşamın hâlâ devam ettiğni gösteren bitpazarlarının hikayesi...
Ve tüm bunları göğsünde taşıyan ölümsüz kent; İstanbul! aziz ama mahsun…

Kaç asır yaşadınız siz ihtişamlı, Ayasofya ve sütkardeş Sultanahmet… Seninle asırları bekleyen iklimleri, harmanında savuran çınarlar gibisiniz. İşte belki de bu yüzden çınarlar bekler yaşlanan zamanın gölgesinde… Ve koyu gölgeler sarıp sarmalar bütün akşamlar, gün yeniden doğar yaşanmış taşlar üstün, yeşilin en hafifinden bir dokunuş değer gözlere. Selama durur hüzün, selama durur tarih…

Yayın Tarihi
ISBN 5683576370
Baskı Sayısı 1. Baskı
Dil TÜRKÇE
Sayfa Sayısı 260
Cilt Tipi Karton Kapak
Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı
Boyut 13.5 x 21 cm

E N G E R E
Tarihi Roma Mehmet Ballı

2011 - İlaveli 2. Baskı Anatolia Yayınevi
'Topraktan suyun çekilmesi gibi, vicdanlardan merhamet çekilirse insanlık ölür!' diyen yazar:
Kurtuluş Savaşı’nda, işgalci kuvvetlerin Yalova ve çevresindeki etnik tebaayı kışkırtarak kurdurduğu çetelerle Türk köylerinde yaptıkları katliamlardan birini konu edinmekte.

Bu olayların biri de; yıllar yılı kardeşlik türkülerinin söylene geldiği iki komşu köyün biribirine düşürülmesiyle ortaya çıkan bir dramın öyküsü anlatılmakta;
İşbirlikçi çetelerlce kışkırtılan Rum Engere köylüleri, ansızın bir sabah komşu Kocadere-i Bâlâ Türk köyünü basarak, evleri yağmalayıp insanlara işkence ederler. Direnenleri orada kurşuna dizerler ve geriye kalanların tamamını sahildeki köylerine götürerek kilisede tutsak ederler.
Birkaç gün sonra Der-saadet’e gönderme bahanesiyle kadın-erkek-çocuk demeden bindirilen kayıklar daha sahilden uzaklaşamadan çetelerin mitralyözlerle taramasıyla batırılır.
Cumhuriyetin ilanı ardından, Rum Engere köylüleri mübadele ile köylerini terk etmek zorunda kalırken,
Kocadere-i Bâlâ köyü,  baskın sırasında kurtulan bir yiğit sayesinde, 'küllerinden yeniden doğar'.
Baskın sırasında ellerindenden kurtulup önce dağa çıkan, sonra Bursa üzerinden meşakkatli bir yolculukla İstanbul’a ulaşan romanın başkahramanı Sabri Kahya, İstanbul’da baba dostu bir oduncuya sığınır. Aylarca İstanbul'da kalsa da burada tutunamaz ve olayların sulhu selamete ermesiyle tekrar köyüne döner. Köye ulaştığında katliamdan kurtulan birkaç kişiyle karşılaşır. Onlarla el ele vererek gece-gündüz çok çalışıp köylerini imar ederler ve tekrar eski ihtişamına kavuşturdukları köylerinin adını da Şenköy olarak değiştirirler.

Allah sizin gibi insanları yeryüzünde çoğaltsın, yürütsün büyütsün…

 

Yayın Tarihi
ISBN 9786056073304
Baskı Sayısı 1. Baskı
Dil TÜRKÇE
Sayfa Sayısı 120
Cilt Tipi Karton Kapak
Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı
Boyut 13.5 x 21 cm


İstanbul Engüzel Toplu Taşım Fıkraları
Fıkra

Mehmet Ballı
2009 - Kişisel Yayımlar

Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşıyorsak hepimizin hayatından mutlaka bir Belediye Otobüsü geçmiştir.
Saatlerce yol aldığımız büyük şehrin keşme keş şehir trafiğinde, sıkış tıkış seyahat ederken yolcular arasında gerçekleşen ilginç muhabbetler bir nebze olsun bizlere soluklandırır ve dahi kimi gülümsetir

İşte,sosyal hayata duyarlılığı ile tanınan Mehmet Ballı, araştırmış olduğu Toplu Taşıma araçlarında şoför ve yolcular arasında geçen nükteli diyalogları kaleme alarak okuyucularının istifadesine sunduğu ilk eseridir.

Belediye otobüsüsüne binen amca:
- Bilibilisi olan var mı?
- Herkes şaşkın.
Amca:
- Hani dülülüt yapıyoya? (akbil)


 

 

Her hakkı saklıdır | 2017 © Copyrigt | Halk Edebiyatı Dergisi Yayınları | bilgi@halkedebiyatidergisiyayinlari.com